New York'ta bir oteldeki kat görevlisinin Dominique Strauss-Kahn'ı cinsel saldırıyla suçlaması, dünya para piyasalarında ve Fransa'daki politik kulislerde geniş yankı buldu.
Çünkü Strauss-Kahn, sadece Uluslararası Para Fonu'nu yöneten isim olarak değil; aynı zamanda Nicholas Sarkozy'ye karşı 2012 seçimlerinde zafer kazanması muhtemel, en dişli rakibi olarak da tanınıyordu.
14 Mayıs'ta gözaltına alındıktan kısa süre sonra Strauss-Kahn, IMF'deki görevinden istifa etti. Yerine yine kendisi gibi bir Fransız olan Christine Lagarde geçti.
Ancak geçen hafta, mahkemenin hakkındaki suçlamalar konusunda şüpheye düşmesi ve Strauss-Kahn'ı tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakması, eski IMF başkanının politik kariyeri açısından da yeni bir sayfayı aralamış oldu.
Aslında, Fransız Sosyalist Parti'de 13 Temmuz, adaylık başvurusu için son gün.
O zamana dek, Strauss-Kahn aleyhinde açılan davanın sonuçlanması mümkün değil.
Fakat basına açıklama yapan sosyalist parti üyeleri, Straus-Kahn'ın ilerideki bir tarihte aday olmak istemesi halinde bu sürecin uzayabileceği ve Ekim'de parti içinde yapılacak yarışta hala şansı olduğu yönünde sinyal veriyor.
Öte yandan, Fransa'dan gelen başka bir dava haberi Strauss-Kahn için işleri zorlaştıracak görünüyor. Ünlü roman yazarı Tristane Banon, Strauss-Kahn'ın aleyhinde 2002 yılında kendisine cinsel saldırıda bulunduğu suçlamasıyla dava açacak.