Türk bilim insanına büyük ödül

Geçtiğimiz günlerde açıklanan dünyanın en prestijli ödüllerinden olan Avrupa Araştırma Komisyonu (ERC) Başlangıç Düzeyi Araştırmacı Desteği (European Research Commission Starting Grant) listesinde, Avrupa’nın önemli üniversitelerinden biri olan ETH Zürih Üniversitesi’nde görevli Türk Bilim İnsanı Yrd. Doç. Dr. Savaş Tay da yer aldı.

Bu alanda verilen en büyük ödül

Bu alanda verilen en büyük ödül olan 1,5 milyon avroluk tutar, bilim dünyasında başarılı çalışmalar yürüten ve gelecek vadeden genç bilim insanlarına, kendi araştırma gruplarını kurmaları veya hali hazırdaki mevcut gruplarını takviye etmeleri için, büyük bir elemeden sonra veriliyor.

Toplam 3329 başvurunun yapıldığı bu ödüle layık görülen az sayıdaki isim arasına giren Savaş Tay, bu kazanılan ödeneğin yaptıkları araştırmada kendilerini daha da ileri götüreceğini belirtti.

Araştırmanın konusu

Araştırmalarını biyomühendislik alanında sürdüren Tay, trthaber.com’a yaptığı açıklamada “Üzerinde çalıştığımız konu bilim dünyasında bir çığır açacak. Çalışmamızdaki yeni buluşlarla birlikte, tıpta henüz çaresi bulunamamış hastalıklara daha kolay bir şekilde tedaviler bulunabilecek, yeni yeni ilaçlar üretilebilecektir.” dedi.

“Vücuttaki bağışıklık hücrelerinin tek başlarına, bakteriyel enfeksiyona nasıl karşılık verdiğini anlayacaklarını” belirten Savaş Tay, ‘İnsan hücrelerinin birbirleriyle nasıl iletişim kurduğunu ölçecek bir mikro sistem geliştirme ve bu sistemi kullanarak bağışıklık hücrelerinin enfeksiyonlara nasıl karşı koyduğunu’ araştırmamız için proje hazırladık. Daha sonra araştırma için gerekli olan finansmanı sağlamak için de projemizi sunduk. Ödülü almaya hak kazandığımız açıklanınca da ne kadar doğru bir yolda olduğumuzu gördük.” şeklinde konuştu.

Tay, çalışma sonucu iki tür sonuç alınacağına değindi ve “ilk olarak, insan ve diğer hücrelerin üzerinde daha önce hiç görülmemiş bir şekilde ölçümler yapabilecek, adına da ”çip üstü laboratuvar” diyebileceğimiz mikrofluidik (microfluidic) sistemler geliştireceğiz. Bunlar küçük, minyatür ve kolayca kullanılabilen, ama aynı zamanda hücreler üzerinde çok hassas kontrol sağlayan sistemler olacak. Bu sistemler sayesinde biyoteknoloji, temel biyoloji ve tıp alanında da çok önemli ilerlemeler bekliyoruz.” dedi.